Faşist Demokratlar
Faşist; yalnızca kendi düşüncesinin doğruluğuna inanan ve diğerlerini de kendisi gibi düşünmeye zorlayan kimsedir diye tanımlamak mümkün.
Faşizmin en yoğun uygulamasında ise diktatörlüğe ulaşılır. Faşizmin diktatörlüğünün en muhteşem örneği ise Adolf Hitler ve Benito Mussolini’dir.
Tarihsel süreç içerisinde faşist hareketlerin hemen hepsinde erkek egemenliği söz konusu. İlginçtir ki diktatörler hep erkeklerden çıkmış. Bu hususun araştırılmasını ve değerlendirilmesini tarihçilere ve sosyologlara bırakarak şu tespiti yapmak mümkün. Kadın hareketinin güçlü olduğu, kadınların toplumda aktif olarak yer aldığı, kadınların söz sahibi olduğu toplumlar faşizmden uzak olurlar. Faşizmin ilacı kadın hareketidir. Tam tersi yönden değerlendirmek gerekirse erkek egemen bir toplumun faşizme yönelmesi ve sürüklenmesi her zaman ihtimal dahilindedir.
Faşizmin ve Faşizme giden yollar adım adım oluşturulur ve temel adımları ise şunlar oluşturmaktadır. Tüm diktatörlüklerde faşizmin basamakları şöyledir.
-Milliyetçilikle ilgili sloganlara, kıyafetlere, milli marşlara ve benzeri unsurların üzerine fazla düşülür.
-Medyanın her türlü organını kontrol etme taraftarıdırlar. Çünkü düşüncelerine aykırı bir görüşten bahsedildiğini duymaya katlanamazlar.
–Eğitime ve sanata karşı olumsuz bir tutumları vardır. Çünkü kendini ifade etmeyi bilen ve yetiştiren insanların liberal sözlerini duymak istemezler.
-Ülkedeki güvenlik güçlerinin insanlar üzerinde sınırsız yetki sahibi olması fikrini desteklerler.
-Faşistler bireycilik ve liberalizm gibi ideolojilerden korkar ve korkularını farklı düşünceleri bastırarak ifade etmeye çalışırlar.
-Benimsedikleri ideolojiyi başkalarına da aktarmak ve onların düşüncesine sahip insanlar yetiştirmek için eğitime istedikleri şekilde yön verirler.
-Toplum içinde belirli kesimleri düşman ilan eder ve onlardan kurtulmak için her türlü yola başvurabilirler. (internetten derlenmiştir)
Faşizm ideolojinde, komünizm, liberalizm, demokrasi gibi politik rejimlere karşıdır. Faşizmde öne çıkan unsurlar; lidere bağlılık, milliyetçilik, devlete bağlılık ve militarizmdir.
Faşizm öğretisi demokrasinin düşmanıdır. O yüzdendir ki demokrasinin tam anlamıyla uygulandığı toplumlarda faşizm yaşanmaz ve sistem buna müsaade etmez. Ancak faşizme ulaşmak isteyen ya da kullanmak isteyenler eğer demokrasi unsurları içinde faşist kafaları demokrat kılığı ile kamufle etmeyi başarmışlarsa ve onları bir şekilde demokrasi havarisi yada demokrasi aşığı siyasiler veya liderler olarak topluma kabul ettirmişlerse işte asıl tehlike buradadır.
Demokrasi tekdir. Herkesin hakkı vardır, herkesin hakkı savunulur ve herkes özgürce yaşar. Dinine, ırkına, kimliğine bakmadan. Kimseye yargısız infaz yapılmaz ve şeytanlaştırılmaz. Ama elmanın içindeki kurt gibi demokrasinin içerisinde faşist demokratlar varsa bunlara toplum yavaş yavaş alıştırılır ve faşizme giden ve örülen yollar meşrulaştırılır, uyuşturulur ve kabullendirilir. İşte faşist uygulamalardan daha tehlikelisi sözde faşizme karşıymış gibi görünün sözde demokrat kurtçuklarıdır. Bunlar için kendilerine dokunulmadığı sürece ortalık yangın yerine dönse de önemi yoktur. Önemli olan onların şahsi istikballeri ve makamlarıdır.
Faşizmi getirenler faşist liderlerin yanında demokrasi kurtçuğu faşistleridir. Bunlar her yer ve platformlarda bulunurlar. Sağdan soldan aşağıdan yukarıdan üstlerini kazıyın altında ki faşist ruhlarını görürsünüz.
Hitler döneminin Hitlere sadakat yemini etmiş demokrasinin ırzına geçmiş hakimlerin yargılanırken söyledikleri “ama herkes o yemini etti” sözü gibi bu kurtçuklardan da “herkes öyle yaptı” ”böyle olacağını tahmin etmemiştik” yada “bana öyle söz verilmemişti” şeklinde benzer sözleri diyeceklerini kuvvetle muhtemeldir.
Demokrasimizi, Faşist demokratlardan kurtarmadıktan sonra uygar medeniyetler seviyesine ulaşmak ve demokrasinin güzelliklerini yaşamak hayal gibi görünüyor.
Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.